Hürrem Sultan (1506 - 1558)
Hürrem Sultan,1506 yılında doğdu.Kanuni Sultan Süleyman'ın eşi ve Osmanlı tarihinde önemli roller oynamış bir haseki sultandır.Aslen Rus olan Hürrem Sultan'ın asıl adı Roxelanne'dır.
Güzelliği nedeniyle küçük yaşta Kırım hanı tarafından Osmanlı sarayına sunulan Hürrem Sultan, sarayda özel bir eğitim gördü.Dişiliği,zekası ve becerisi ile padişahın dikkatini çekmeyi bildi. Harem kadınları ve saray ileri gelenleri arasında kendine yer edindi.
Kanuni'nin aşırı güven ve sevgisini kazanarak onun nikahlı eşi olduktan sonra belli bir plan dahilinde çalıştı,el altından çeşitli entrikalar uygulayarak on altıncı yüzyıl Osmanlı tarihini olumsuz yönde etkiledi.Kanuni'nin,Gülbahar Hatun'dan olan veliahtı Sultan Mustafa'yı ortadan kaldırmak için çeşitli entrikalar ile önce Gülbahar Hatun'u,ardından kırk yaşındaki veliaht Mustafa'yı boğdurttu.
Devlet yönetimine de hakim olan Hürrem Sultan,İran savaşını destekledi.Ruslar ve Lehlerle barış içinde yaşanılmasını sağladı.Tüm bunlara rağmen,oğullarından birinin tahta çıkışını göremeden elli iki yaşındayken öldü.
Topkapı müzesi arşivindeki mektuplar da bu aşkın kanıtlarından biridir;
Hürrem Sultan’dan Kanuni ye mektup…
Yüzümü yere koyup, mutluluk sığınağı ayağınızın topraklarınızı öptükten sonra, benim devletimin güneşi ve saadetimin sermayesi sultanım, eğer bu ayrılık ateşine yanmış, ciğeri kebap, sinesi harap, gözleri yaş dolu, gecesi gündüzü belirsiz olan, hasret deryasına gark bi-çare, aşkınız ile müptela, Ferhat ile Mecnun’dan beter şeyda kölenizi sorarsanız; ne zamandır ki sultanımdan ayrıyım, bülbül gibi ah u feryadım dinlemeyip,ayrılığınızdan dolayı öyle bir halim var ki, Allah, kafir olan kullarına dair vermesin. Benim devletim, benim sultanım, özellikle, bir buçuk ay olduğu halde sizden bir haber gelmemesi yüzünden, Allah biliyor ki , hiçbir şekilde rahatlık yüzü görmeyip, gece gündüz ağlayıp, kendi hayatımdan el çekip,cihan gözüme dar oldu. Ne yapacağımı bilmeden ağlayıp gözyaşları içinde gözüm kapıları gözlerken, ol ferdü rabbü’l alemin, aleme rahmet eden subhan-ı Yezdan, cümle aleme inayet nazarın edip, fetih haberi ve müjdeli haberlerini yetiştirdi. Ve bu haberi işitince Allah biliyor ki, benim padişahım, benim sultanım, ölmüş idim taze can buldum. ………
Benim Sultanım, şehir hakkında soracak olursanız; şimdilik henüz hastalık devam etmektedir. Ancak önceki gibi değildir. İnşallah Sultanım gelince, Allah’ın inayetiyle de geçer gider. Azizlerimiz, hazan yaprağı dökülünce geçer derler.Benim Sultanım, sık sık mübarek mektubunuzu gönderirsiniz diye, tazarru ve iltimas ederim. Zira ki, billah yalan değil, bir iki hafta geçip de ulak gelmezse alem gulguleye gelir. Türlü türlü sözler söylenir Yoksa sadece kendi nefsim için istediğimi sanmayın. Hürrem….
İstanbul Eminönü ilçesindeki Süleymaniye Külliyesi’nin içinde Kanuni Sultan Süleyman Türbesi’nin yanında bulunan türbe mezar Hürrem Sultan için Kanuni Sultan Süleyman tarafından 1558 yılında Mimar Sinan’a yaptırılmıştır.