Beynin Gizli Güçleri
İnsan beyni dünyanın manyetik alanı
sürekli etkileşim içinde. Mesela yoğun manyetik alanlarının olduğu
bölgelerde uyuyan bir kişi hayatında görmediği netlikte ve gerçeklikte
düşler-rüyalar görebiliyor. Hz Yakup gibi…
İnsan beyni manyetik alanlar ile sürekli
etkileşim içerisindedir ve hepimiz yeryüzünün manyetik alanı içerisinde
hareket etmekteyiz. Bir pusulanın farklı yerlerde aynı yönü göstermesi
de yeryüzünün manyetik alanının varlığını göstermektedir. Yeryüzünün
manyetik alanı yer zemininden çıkıp gökyüzüne kadar devam etmektedir ve
uzayda dünyamızı çevrelemektedir.
Manyetik alanlarla etkileşime en güzel
örneklerden birisi kuşların manyetik alanı hissetmesidir. Örneğin bazı
kuşlar göç ederken sadece güneş ve yıldızların konumuna göre değil aynı
zamanda manyetik alanın yönüne göre de göç ederler. Bilim adamlarının
yaptığı bazı deneylerde başının yan tarafına mıknatıs yerleştirilen bazı
kuşların yollarını şaşırdıkları gözlemlenmiştir. Çünkü mıknatıs farklı
bir manyetik alan oluşturur ve kuşun dünyadaki doğal manyetik alanı
algılamasını zorlaştırır. Ayrıca uzay yolculuğu yapan astronotların da
uzun süre dünya manyetik alanından uzak kalmaları sonucunda bazı
fiziksel rahatsızlıklar yaşadıkları belirtilmektedir.
Manyetik alanların sadece şiddeti değil
yönü de çok önemlidir. Yeryüzünün manyetik alanı az önce belirttiğimiz
gibi dikey bileşeniyle atmosfere kadar devam etmektedir. Yapılan
ölçümler bazı bölge veya şehirlerin manyetik alanlarının daha güçlü
olduğunu göstermektedir. Mesela maden yataklarının olduğu bölgeler veya
bazı dağlar bu güçlü bölgelere örnektir. Güçlü manyetik alanları tespit
etmek için özel ölçüm cihazları kullanmalısınız veya jeofizikçilerin
daha önce farklı bölgelerde yaptıkları manyetik ölçümleri
incelemelisiniz. Ya da pusula türündeki aletlerin manyetik alandaki
hareketlerine bakarak tahmini fikir edinebilirsiniz fakat bu son
yöntemle doğru ölçümlere ulaşmak çok zordur. Manyetik alanların hangi
bölgelerde daha yoğun olduğu hakkında hazırlanmış "Manyetik Alan
Haritaları" vardır ve ayrıca "Maden Tetkik ve Arama" Genel Müdürlüğü'nün
de hazırladığı haritalar bulunmaktadır.
Bazı bölgelerin yani mekânların beynimize
ve ruhsal yapımıza daha güçlü tesirleri olduğuna dair dini metinlerde
örnekler de vardır. Mesela Hz. Yakup bulunduğu yerden Haran'a doğru yola
çıkar ve güneş batıp gece olunca oradaki bir alanda uyur. Başını o
yerdeki taşlardan birisine yaslar ve uyur yani başının altına taş koyar.
Hz. Yakup uykuya dalınca mucizevî rüyalar görmeye başlar fakat bunlar
sıradan rüyalar değildirler. Hz. Yakup bu bölgede uyurken rüyasında
yeryüzü üzerine bir merdiven dikildiğini ve başının göklere eriştiğini
görmüştür ve onda meleklerin inip çıktığını görmüştür. Hz. Yakup
uyandığında bu bölgenin çok özel olduğunu ve buranın göklerin bir kapısı
olduğunu söylemiştir.
Aslında uyku ve rüya konuları ruhsal boyuta geçiş ile çok yakından ilgilidir. Mesela bir Kur'an ayetinde:
"Allah o canları öldükleri zaman alır;
ölmeyenleri de uyuduklarında. Sonra haklarında ölüm kararı verdiklerini
alıkoyar, diğerlerini belirlenmiş bir süreye kadar salıverir. Şüphesiz
ki bunda düşünecek bir kavim için deliller vardır."(Zümer 42.ayet)
Gördüğünüz gibi ayette uykunun aynı
zamanda ölüm hadisesi ile direkt bağlantılı olduğu vurgulanmaktadır.
Dolayısıyla rüyalar sadece anlamsız görüntülerden ibaret değildir ruh
boyutuyla da yakından ilgilidir.
Manyetik alanların uyku esnasında beyinle
etkileşimine dair ilginç örnekler de mevcuttur. Mesela yoğun manyetik
alanlarının olduğu bölgelerde uyuyan bir kişi hayatında görmediği
netlikte ve gerçeklikte düşler-rüyalar görebilir. Hatta günahlardan
arınmış insanlar bu rüyaları doğaüstü hallere kadar taşıyabilir.
Gerçekten de manyetik alanların fiziksel
ve ruhsal yapımıza etkileri olup olmadığını denemek isteyenler uyku
esnasında başlarına yakın bir yerde mıknatıs bulundursunlar. Çünkü
mıknatısların da manyetik alanları vardır ve bu da beynimizi yakın
mesafede etkiler. Büyük bir mıknatıs bulmak biraz zor olabilir. Fakat
müzik hoparlörlerinin içinde yani teyplerde sesin geldiği kolonların
içerisinde büyük mıknatıslar bulunur. Dolayısıyla uyku esnasında
herhangi bir hoparlörü de başınıza yakın tutarak bunu deneyebilirsiniz.
(Teyp veya hoparlörün elektriğe bağlı olmasına gerek yok kapalı olsun.
Yani ses gelmesine gerek yok teyp çalışmasın) Ayrıca mıknatısın yani
hoparlörün başa göre uzaklığı, yönü ve açısı da önemlidir (Sağ, sol,
düz, ters, uzak, yakın v.s ) Farklı denemeler yaparak yani hoparlörün
yönünü ve uzaklığını değiştirerek en uygun açıyı ve hoparlörün yerini
farklı uyku denemeleri yaparak belirleyin. Fakat bunu sürekli denemek
sağlığa zararlı olabilir o nedenle sadece birkaç defa deneme maksadıyla
mıknatıs kullanabilirsiniz. (7-8 defa mıknatıs kullanmanın da bir zararı
olmaz)
Nitekim asıl önemli olan yer zemininin
yani Doğal Manyetik alanın yoğun olduğu alanları tespit edebilmenizdir.
(Sağlık açısından mıknatısı sürekli kullanmayın) Başta da değindiğimiz
gibi doğal manyetik alanlar yer zemininden çıkıp atmosfere kadar devam
etmektedir yani uzaya kadar ulaşmaktadır. (Mıknatıs sadece deneme
içindir fazla kullanmayınız zararlı olabilir)
Elektromanyetik alanlar manyetik
alanlardan farklıdır. Mesela cep telefonlarından elektromanyetik
dalgalar yayılır ve sağlığa zararlı olup olmadığı halen
tartışılmaktadır. Fakat manyetik alanların (bizim başından beri
bahsettiğimiz manyetik alanların) sağlığa zararlı olduğuna dair bilimsel
bir bulgu yoktur.(Bizim bahsettiğimiz manyetik alana statik yani durgun
manyetik alan da denilir) Mesela birçok hastanede MR dediğimiz Manyetik
Rezonans cihazları kullanılmaktadır ve bu cihazlarda çok güçlü manyetik
alanlar bulunmaktadır. Sağlığa zararlı olsaydı bu cihazlar günümüz
hastanelerinde kullanılmazdı. Fakat dediğimiz gibi diğeri yani
elektromanyetik alanlar zararlı olabilir.