Istakozlar ve diğer kabuklular, kendilerinde doğal olarak bulunan zararlı bakteriler içerirler. Istakoz öldüğünde bu bakteri hızla çoğalıp pişirilmeyle yok edilemeyecek toksinler salabilir. Bu yüzden de ıstakozu canlı pişirerek gıda zehirlenmesi şansını azaltıyorsunuz. Tamam, bu insanlar için iyi bir şey fakat ya ıstakoz? Söylenilene göre ıstakozların gerçek bir beyni yok, bu yüzden de acıyı hissedemiyorlar. Bizim gibi bir şeylerin farkında olmadıkları bile söylenilebilir fakat fiziksel ve hormonal olarak doku zedelenmesine reaksiyon gösteriyorlar. Öyleyse acıyı bir seviyeye kadar hissedebiliyorlar. Aslında kanda salgılanan hormon, kortizol, insanların acı çektikleri hormonla aynı. Fakat sıkıntının en görünür işareti, bir kaçış refleksi olarak gelişen kuyruk titremesidir. Maine Üniversitesi araştırmacıları, kaynayan suyun içine atılmadan önce buzun üzerinde 15 dakika bekletilen ıstakozların kısa bir süre (20 saniye) için kuyruklarını titrettiklerini saptadı. Ancak popüler şehir efsanesinin aksine ıstakozu önce soğuk sonra kaynayan suya koymak hayvanda anestezi etkisi yaratmıyor ve acısını daha da uzatıyor...