-

               
  v   Şiir Defteri
  v   Klipler/Videolar
  v   Resimler
  v   Müzik/MP3
  v   Yemek Tarifleri

TIKLA DİNLE

[ Yeni pencere aç ]
 
ŞAİRLER

Can YÜCEL

Menapoz

Tayyar YILDIRIM

“Ana” Var “Baba! ” Yok

Sadri HAŞİMOĞLU

Zaman

Cahit KÜLEBİ

Hikaye

Attila İLHAN

Böyle Bir Sevmek

Melih BAKİ

Ağla Yüreğim

Necip Fazıl KISAKÜREK

Canım İstanbul

Cahit Sıtkı TARANCI

Otuz Beş Yaş

Özdemir ASAF

Çırılçıplak

Ahmet HAŞİM

Bir Günün Sonunda Arzu

Abdurrahim KARAKOÇ

Bebeğe Çağrı

Sıtkı GÜR

Uzaktaki Sevgiliye

Muhterem ASLAN

Gece İsterim

Faruk Nafiz ÇAMLIBEL

Sen Nerdesin?

Nazım Hikmet RAN

Üç Selvi

Ahmet TELLİ

Bekle Beni

Kemalettin KAMU

İzmir Yollarından Son Mektup

Neyzen TEVFİK

Neyzen'den...

Refik DURBAŞ

Bin Kuş Ayışığında

Güngör CELEP

Kadın Vardır

Ahmet Selçuk İLKAN

O Adam

Ahmet Muhip DRANAS

Fahriye Abla

Melih CEVDET

Tek Başına

Sunay AKIN

Ama Ölüm

Arif Nihat ASYA

Bayrak

Hüseyin Nihal ATSIZ

Mutlak Seveceksin

Hasan Sami BOLAK

Ellerin

Yahya Kemal BEYATLI

Rindlerin Ölümü

Dilaver CEBECİ

Nur Dağından Gelenler

Aziz Nesin

Şiire Tutunmak

Ahmet ERDEM

Sesine Kar Yağdı

Kazak ABDAL

Ormanda Büyüyen Adam Azgını

Orhan Seyfi ORHON

Annemle Hasbıhal

Rıfat ILGAZ

Alişim

Aşık Sümmani

Nasihat Alana Edem Bir Öğüt

Aşık Reyhani

Bağlar

Aşık Veysel ŞATIROĞLU

Son Şiiri

Mahsuni ŞERİF

Durmuş

Ahmet Kutsi TECER

Nerdesin

Bedri Rahmi EYÜBOĞLU

çakıl

Halit Fahri OZANSOY

Balkonda Saatler

Ahmet NECDET

Ne Çok Enkaz

Enis Behiç KORYÜREK

Son Aşkıma

Bülent ECEVİT

Yargı

Yılmaz ERDOĞAN

Yaşayabilme İhtimali

Fazıl Hüsnü DAĞLARCA

Ölü

Abbas SAYAR

İlan Kiralık Oda

Ziya Osman SABA

Bir Oda Bir Saat Sesi

Bayburtlu Zihni

Seni Bağı İremden Mi Kaçırmış

Ümit Yaşar OĞUZCAN

Unutulmayanlar

Sezai KARAKOÇ

Yağmur Duası

Yusuf HAYALOĞLU

Bir Veda Havası

Necati CUMALI

Güzel Aydınlık

Sabahattin ALİ

Ruhumun Dalgaları

Ataol BEHRAMOĞLU

Ben Ölürsem Akşamüstü Ölürüm

Murathan MUNGAN

Sizden Saklı

Tevfik FİKRET

Han-ı Yağma

Sait Faik ABASIYANIK

Söz Açınca

Oğuz TANSEL

Tutsağın Türküsü

Ahmed ARİF

Hasretinden Prangalar Eskittim
 
Yazılar
 Yeni Yazılan 5 Yazı:

 Hit Yazılar:

 Yazı Gönder
 
SAYAÇ
Bugün : 1
Dün : 4
Toplam : 81462
Kez Ziyaret Edildik..
 
14 Şubat Sevgililer Günü
  Yazılar || Bilgi Dağarcığı
   14 Şubat Sevgililer Günü

14 Şubat Sevgililer Günü

ilk Sevgililer Günü kartı Orleans Dükü Charles’a atfedilir. Yıllardan  1415′tir. Londra Kulesi’nde hapisteyken yazdığı kartın adresi sevgili karışıdır. Popülerliği 1700′lerde giderek artan kartlar için İngiltere’den Amerika’ya “aşk yazarı” transfer edildiği bile olur. Her devir kendi tarzını ve dilini belirler. Renkler, kağıtlar, yazılar, resimler ve fotoğraflar değişir ama aşk değişmez.

Antik aşklar, Valentinus’a yazıldı

Sevgililer Günü antikçağda baharı karşılama törenlerinin bir parçasıydı. 15 Şubat’taki bu bolluk ve bereket festivali, genç erkek ve kızların birbirini bulması için fırsattı. Hıristiyanlıkla birlikte, yaşadığı şüpheli bir azizin, Valentinus’un hikayesiyle bir gün geriye alındı ve onun adıyla anıldı.

Eski Atina takviminde 15 Şubat, Tanrı Zeus ile Tanrıça Hera’nın kutsal evliliğini gösteriyordu, ilk aşk ve bolluk sembolüydü. Antik Romada ise 15 Şubat, Lupercalia diye adlandırılan bolluk bereket festivalinin tarihiydi. O gün Lupercus rahipleri şarap içerek keçi kurban eder, genç kızlar da keçinin derisinden bir parça edinmek için yarışırdı; bunun hamile kalmak için kutsal bir fırsat olduğuna ve doğum kolaylığı sağladığına inanılırdı. Rahibin öncülüğünde gerçekleşen keçi kurbanı töreninden sonra, gençler şarap içerek ve eğlenerek şehre ve Palatin tepesine giderdi.

Genç kızlar adlarım kâğıda yazıp çömleğe atar, oğlanlar da bunları çekerdi. Birbirleriyle eşleşenler şölen boyunca birlikte olur, birbirini sevenler evlenirdi. Kızlar 15 Şubat törenlerinde beğendikleri erkeklerin alması için yere mendil atardı. Bu bir nevi ilişkiye çağrı niteliği taşırdı. Bu törenler doğa tanrısı Pahla da ilişkiliydi. Evler temizlenir, odalara tuz ve buğday serpilirdi. Buna da Februa denirdi. Şubat ayının adı buradan gelir.

aziz-lucillanin-vaftizi.jpg

Aziz Valentinus’un, Aziz  Lucilla’yı vaftizi

Hıristiyanlığın ilk dönemlerinde din adamları pagan kökenli bu törenleri yasaklamak istediyse de başarılı olamadı. Sonunda 495′te Papa I. Gelasius 14 Şubat’ı “Aziz Valentinus Günü” ilan ederek 15 Şubat Lupercalia törenlerine alternatif yarattı. Böylece 15 Şubat’ın etkisi kırıldı ama birçok uygulama ve inanç dini bir kisveye büründürülerek 14 Şubat’a transfer edildi.


Peki Sevgililer Günü’nün mal edildiği Aziz Valentinus kimdi? Valentinus’un Roma imparatoru II. Claudius zamanında yaşadığına inanılıyor. Sevenleri evlendiren, Romalı askerleri vatani görevlerini hakkıyla yapmalarından alıkoyan Aziz Valentinus, imparator tarafından hapsedilir. Gardiyanın doğuştan kör kızı Julia da Valentinus’a âşık olur. Valentinus’un idam edildiği 14 Şubat 269′da bu aşkın etkisiyle kızın gözü açılır. Julia ve ailesi o gün Hıristiyan olur. Julia, Valentinus’un mezarı yanına bir badem ağacı diker; bu ağaç aşkın sembolü kabul edilir.

Ancak öykünün atfedildiği Romalı Valentinus’dan başka Valentinuslar da olduğuna inanılıyor. Bunlardan biri Ternili Valentinus. Orta italya’nın Terni kentinden olduğuna ve Romalı Valentinus’la aynı yerde gömülü olduğuna inanılıyor. Dublinli, Kuzey Afrikalı, bir de Güney Fransa’da Le Garde şehrinde yaşadığına inanılan Aziz Valentinuslar da var.
14. yüzyıla gelindiğinde, Aziz Valentinus Günü ingiltere ve Fransa’da 14 Şubat’ta göçmen kuşların dönüşü şerefine kutlandı. Ardıç kuşu, keklik ve karatavuk gibi kuşlar için aşk sezonu olduğuna inanılan bu dönem, zaman içinde genç kız ve erkekler arası aşka dönüştü. Hatta Fransa’nın Orleans dükü Charles, 15. yüzyılda Aziz Valentinus temalı şiirler yazdı. 1496′da Aziz Valentinus âşıkların piri olmuştu bile.

Simetrik kalp, 18. yüzyılda Sevgililer Günü’nün sembolü oldu. Aziz Valentinus Günü’nün ABD’de kutlanması ise 1865′te gerçekleşti. 19. yüzyıl sonunda ingiltere ve Almanya’ya da yayıldı. Fransa’da 1868′den beri Aziz Valentinus, festival olarak kutlanıyor.

remus-ve-romulus.jpg

Lupercal mağarasında Remus ile Romulus’un bir dişi kurt tarafından emzirilmesinin tarihi de 15 Şubat’tır.

14 ve 15 Şubat’ın özünde yatan “bahar festivalleri”, Doğu ve Batı mitolojilerinde, Çin, Hindistan, Türkistan, Iran, Mısır, Urallardan Avrupa’ya birçok kültürde törenlerle kutlanmıştır. Kökenleri farklı olsa da ana tema soğuk, kıtlık, açlık, uğursuzluk getiren kıştan kurtuluş ve baharın gelişinin kutlanmasıydı.

Her bahar kutlaması, yaşadığı din ve kültürden edindiği mitolojik bir öyküyle anlam kazanır. Oykü çağlara, toplumlara ve inançlara göre değişir. Sevgililer Günü de antikçağlardan popüler kültüre yüzlerce farklı mit yaratarak bir “kışa veda bahara merhaba” ritüeli olarak yaşamıştır. Bu ritüeldeki çoğalma ve üreme miti, popüler kültür çağında yeniden kurgulanır ve karşımıza Sevgililer Günü çıkar. Köken ve işlev itibariyle Sevgililer Günü ile Hızır Cemi, Nevruz, Hıdrellez veya kuzey yarıküreli bir başka bahar ritüeli arasında fark yoktur.


[ Ekleyen  (Oltulu) | 17.02.2011 09:56:18 | Okunma : 388 ]
            Oy : 0-Puan : 0


 

Son 5 Yorum

Henüz Yorum Yazılmamış.
İsterseniz Siz yorum yazın..



Yorum ekleyin..(Sadece üyeler)

Kodlar , Duygular (Smile'ler)
 

GİRİŞ
Kullanıcı : 
Şifre : 
Güvenlik : 796350             
Güvenlik : 
Hatırla :   Gizli : 

  
 
MENÜ

Oltulu Menü
    Dağarcık
    Şiir Defteri
    Tadımlık Müzik
    Konuşan Resimler
    Yemek Tarifleri
    İzlenesi Videolar
    İndirebilecekleriniz


Diğer Linkler
    Forumlar
    İletişim Formu
    Ziyaretçi Defteri
    Site İçi Arama
 
Mini Sohbet
       
 
: 0,08