Sen Beni Bilemezsin Bebeğim
Sen;
Sırça köşklerin
Camdan güzeli
Boyalı bebek
Manken bozması
Renkli ışıkların
Oynak yosması
Sen beni bilemezsin bebeğim...
Ben;
Gün olur;
Sultanahmet Meydanı’nda boyacıyım,
Umutları olan...
Gün olur;
Çukurova’da bir kara sevda...
Bir gün;
Hasret ötesinde bir acıyım,
Bir gün;
Ağıtlar ırmağı, bir yaslı evde...
Sen beni bilemezsin bebeğim...
Bir gün;
Zigana’da bir atmaca,
Ya da;
Bir gelin avucunda al kına,
Bazen;
Palandöken’de kar,
Üstüme hep ölüm yağar...
Bir gün;
Namlu ucunda
Dinmeyen bir öfke,
Bazen;
Dizilirim namluya
Gez, göz, arpacık diye...
Bazen;
Tarlaya ekilen tohum olurum
Bire bin veren...
Bazen;
Bir tufan ki;
Aman Allahım !...
Bir bakarsın;
Koynunda sazanlar oynaşan
Berrak bir çayım.
Veya
Sel olmuşum
Yatağına isyankâr...
Yol olurum bakarsın,
Gurbete doğru
Uzar da uzar...
Ya da;
Bir vuslat ki;
Dudaktan kalbe akar...
Sen beni anlamazsın bebeğim...
Çünkü;
Anadolu’da ben,
Bende “ANADOLU” var...