Tehlikeli Maddeler
Tehlikeli MaddelerÜlkemizi iki büyük Atom bombası tehdit ediyor. Bunlardan biri cahillik (bilinçsizlik) diğeri ise inançsızlık. Her gün televizyonlardan vb Artistten filan Artistten bahsedenler,” Neredesin Türkiye” diye bağıranlar. Önemli meselelerden hiç bahsetmiyorlar, çünkü bunlar reytingsiz (halkın ilgi duymadığı) konulardır. İnsanlarımız yan tesirine bakmadan her türlü Kimyasal ilacı alıyorlar ve aşırı miktarda alkol, sigara vb., maddeler kullanıyorlar. Diğer taraftan da bilinçsizce çevreyi tahrip ediyorlar. Son 30 senedir kimyasal gübreler, herpezitler (yabani ot öldürücü ilaçlar) ve bakterizidler (böcek ve haşere öldürücüsü ) kullanılmaktadır. Dünyanın hemen her ülkesinde satılması ve kullanılması yasak olan kimyâsal maddeler (DDT vb...,) Türkiye'de serbestçe satılmaktadır ve hatta bazı Aktarlar bu maddeleri şifalı bitkilerle birlikte aynı raflarda satmaktadırlar. Bu zehirli maddeler toprağa atıldığında topraktaki milyonlarca mikro organizmayı öldürmekte ve bunlarla beslenen böceklerde besisizlikten ölmektedir. Sürüngenler, kuşlar, balıklar vb., besisizlikten yok olmaktadır. Bizim köyde (Kayseri/ Bünyan/ Taçın) artık Leylek görmek mümkün değildir, oysa eskiden Karaleylekleri dahi sürüler halinde görürdük. Aslında çevreyi bilinçsizce tahrip eden insanoğlu kendi geleceğini de tehlikeye atmaktadır. Bugün Avrupa ülkelerinde kadın ve erkeklerdeki kısırlık oranı bundan 40 yıl öncesine göre % 50'lere ulaşmıştır. Biranın birleşimindeki şerbetçi otunun kozalakları HUMULON ve LUPULON ve bunların türevlerini içerir ve bu maddeler aynı Östrojen hormonu gibi etki yaparak erkeklerin zamanla kısırlaşmalarına neden oluğunu 1956'da K. Knörr, H. Lehr, V. Prot ve ekibi ve 1973'de C. Fenselau, P. Talalayl yaptıkları araştırmalarla belgelemişlerdir (HHB 5.454) Prof. Dr. R. F. Weiss yaptığı araştırmalarla Biranın Nitrosaminler içerdiği ve bununda KANSERE sebep olduğunu ispatlamıştır. (LP. 83) Almanya'da DOKTORLAR tarafından yazılan yanlış ilaçlar nedeniyle yılda 25.000 kişi ölmektedir ve bu yapılan ilmi araştırmalarla ispatlanmıştır ve bu konuda yazılmış bir düzine eser mevcuttur.Çare ilk çevrecidedir, ilk çevreci Muhammed (SAV) ilk defa Mekke, Medine ve Cidde'de avlanmayı ve ağaç kesilmesini yasaklamış ve çevreyi korumuştur. Fatih Sultan Muhammed Han'da ormanlardan ağaç kesilmesini yasaklamıştı. Almanya'da yapılan bir araştırmada bir ağacın çevreye katkısının 250.000€ olduğu tespit edilmiştir. Bizim gerçek ilim ve devlet adamlarına ihtiyacımız vardır. Bazı kimyasal maddelerin zararlarına kısaca değineceğim. Aspirin: Aspirin alanların % 10'unuda mide ağrısı, mide-, bağırsak kanaması görülmüştür. Bu nedenle defi-hacet kontrol edilmeli kanlı ise mide veya bağırsaklarda kanama var demektir. Yine aynı şekilde kan kusmakta mide kanamasına işarettir. Defi-hacetteki kan açık renkli ise bağırsak kanaması koyu renkli ise mide kanamasına işarettir. Nadiren de böbreklerde ve karaciğerde de tahribat yapabilir. Bazı şahıslarda alerjiye sebep olabilir, bu gibi durumlarda hap almayı hemen bırakmak gerekir. Nıkris olanların kesinlikle aspirin almamaları gerekir. Ayrıca eksantem (derini sulanıp kaşınması ve kabarması), baldır krampları, kas gerilmesi, baş dönmesi, görme bozuklukları, ağız kuruması, sindirim sistemi rahatsızlıkları, pankreas iltihaplanması, mineral kaybı, kanda idrarın artması (hiperurikanemi), nıkris (gut hastalığı), kolesterol- ve lipit yükselmesi (hiper kolesterol ve hiperlipid), metabolizma bozukluğu ve hatta kolapsüs dahi aspirinden dolayı ortaya çıkabilir. Hacı M. K. baş ağrısına karşı akşam 2 aspirin hapı alır ve sabah çalışmaya gelir, durumunun çok kötü olduğunu söyledi bende ona hemen interniste gitmesini söyledim. M. K. doktora gider gitmez müşahedeye almışlar ve mide kanaması teşhisi konmuş bir hafta hastanede kan ve serum verildikten sonra bir ay istirahata ayrılmak zorunda kaldı. ''Statin (Kolesterole karşı kullanılan ilaçlar):Statin ilaçların kolesterolü düşürdüğüne şüphe yok. Bu ilaçları kullanmakla çok ciddi bir risk almış oluyorsunuz.Çünkü bu ilaçlar Coenzyme Q10 düzeyini düşürerek 6 ile 12 ay arasında aşırı yorgunluk, kas zayıflığı gibi belirtilerle başlayıp kalp yetmezliğine kadar varan yan etkilere sebep olmaktadır. Gençlerde bu belirtilerin başlaması birkaç yıl sürebilir. Şurası bir gerçek ki bu ilaçlar hiçbir şekilde problemin sebebini tedavi etmediği gibi , çok ciddi yan etkilere sebep olmaktadır.Yüksek kolesterolü tedavi etmenin birçok doğal yollarından biriside hiç ya da çok az şeker ve tahıla dayanan bir diyet yapmaktır.Bu şekilde yapılan bir diyet insülin miktarını düşürecektir. Kolesterolün yükselmesinin en önemli sebeplerinden birisi de yüksek insülin miktarıdır. Ayrıca bu şekildeki bir yeme alışkanlığının vücudunuza kilo ayarı, enerji düzeyinin artması gibi birçok faydası olacaktır. Statin ilaçlar bu gruptaki ilaçların genel adıdır. Özel adları ise Lipitor, Zacor, Pravachol, Lescol, Mevacor ve Crestor dur. Bu konuda çok daha fazla bilgiye aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz. (ABD'den bu maili gönderen Lale Kaplan hanım efendiye teşekkürler) Kortison; Kişinin uykusunu alamaması halinde aşırı miktarda stres hormonu olan kortison'dan sağamasına sebep olur. Kotison insanın içindeki baterisidir ve kişiye enerji verir. Suni olarak üretile kortizonla böbrek üstü bezelerinin ürettiği Kortison kimyasal olarak aynı ise de vücudun kedi ürettiği Kortizonun kişiye herhangi bir yan tesiri olurken kimyasal kortizonun yan tesirlerini saymakla bitiremeyiz. Sayın Bülent Ecevit, uzun süre Kortison almış ve neticede kemik erimesi, hafıza kaybı, yüzün şişmesi (Ayyüz), kas erimesi, sinirsel vb.., rahatsızlıklar hasıl olmuştur.(Na. 6.94.13) Çörek'in Kortison gibi etki ettiği, fakat hiç bir yan tesirinin olmadığı tespit edilmiştir. Paracetamol; Paracetamol ağrı kesici olarak çok yaygın şekilde kullanılmaktadır. Neuwied'de bademcik ameliyatından sonra fazla miktarda Paracetemollu fitil verilen çocuğun karaciğeri iki gün içinde tamamen parçalanmış ve çocuk ölmüştü. Mahkeme kararıyla doktoru 36.000 DM para cezasına çarptırıldı. Paracetemolun İngiltere'de yılda 30.000 kişinin karaciğer zehirlenmesine neden olduğu ve bunlardan 100'ünün öldüğü tespit edilmiştir. (NH 1.99.7 ve Nhp 1.98.107) Oysa çocuklardaki ateşli hastalıklar sirkeli sargı veya boğan tentürü ile tedavi ederek ateşi düşürmek mümkündür. Penisilin: İnsanların % 1-10'unda bulantı, kusma, mide ağrısı, ishal, ishale yakın defi-hacet yapabilir, deri, nefes yollarına veda bağırsak florasına etki eder insanların alerjik reaksiyonlara sebep olabilir. Bu durumda kullanımı bırakılmalı ve hemen doktora baş vurulmalıdır, şayet kişinin penisiline karşı alerjisi varsa bu hayati tehlikeye neden olabilir, bu gibi durumlarda mutlaka doktora baş vurmalıdır, eğer penisilin aldıktan bir saat sonra deride sulu, kaşıntılı ve kabarcık olursa mutlaka doktora gidilmelidir, nefes almada şok reaksiyonlar ortaya çıkabilir, dudaklar, dil ve yüz şişebilir ve tansiyon oldukça yüksek oranda düşebilir. Yıllar önce dişimi çektirdim ve diş doktoru mutlaka penisilin olmak gerektiğini söyledi. Aldığım penisilinden dolayı 2 gün sonra dayanılmaz mide ağrısı çektim ve hiçbir ilaçla tedavi edemedim ve sonunda tarçın çayı içtim ve böylece ağrılarım hafifledi. İzine giden R. S.'ye doktoru penisilin iğnesi vurmuş iğneden biraz sonra komaya giren R. S.'ı hemen hastaneye kaldırmışlar ve zamanında yapılan müdahalelerle kurtarılabilmiştir. Penisilin ayrıca gırtlak ödemi ürtikaria (deride sulu kaşıntılı ve katarcıklar) kansızlık (kanama nedeniyle), böbrek iltihaplanması, toplardamar iltihaplanması, ağız kuruması, sinirsel heyecanlanmalar ve kramplar görülebilir. Besinlerdeki katkı maddeleriSucuk, salam, sosis, balık, peynir, salatalar, çikolata, cips,kola, yemekler vb..,hep taze olarak bozulmadan kalmaları mümkün olmadığına göre bu besin maddelerini konserve yapılırken içlerine çeşitli kimyasal maddeler katılır. Bu kimyasal katkı maddeleri alerji, kaşıntı, migren, baş ağrısı, astım, nezle ve ekzema gibi rahatsızlıklara neden olur. Bütün katkı maddeleri paket ve konservelerin üzerinde açıkça yazılı olmalıdır. Bisphenol-A; Bisphenol-A konservelerin bozulmaması için katkı maddesi olarak katılır ve bu madde aynı östrojen hormonu gibi etki yapar. Buda konserveli besin yiyenlerin vücudunda östrojen oranın artmasına sebep olur, bu durum ise erkeklerde iktidarsızlığa (cinsel güç zafiyetine) sebep olur.(Bu.47.95.105) Azo- ve sentetik renk maddeleri; E112 Azorubin, E102 Tartrazin, E104 Chinolingelb, E110 Sarıportakal, E124 Cochenierot A, E127 Erythrosin, E131 Patentblau, E132 Irigitin, E141 Bakırchlorophyll ve E151 Brilliantschwarz'ı sayabiliriz. Amerikalı ilim adamı B. F. Feingold sentetik renk ve aroma maddelerini yasaklamış ve böylece hiperaktif çocukları iyileştirmiştir. Kükürt dioksite dönüşen maddeler; Astımlı ve romatizmalı hastaların aşağıda adı geçen katkı maddeleri içeren besin maddeleri yememeleri gerekir. Bunlar; E220, E221, E222, E223, E224, E226, E227 ve E228 Glutinli katkı maddeleri; Glutamat E621-625, Inosinat E631-632 ve Guanylat E 627-628 içeren konserveli maddeler yiyince, bu maddeler hemen kana geçer ve buda ense ve bacaklarda hissizlik ve duygusuzluğa sebep olur. MCS'ler (çok yönlü kimyasal duyarlılık maddeleri):Bu maddelerin birçoğu kanserojen (kansere sebep olan), mutajenik (genetik bozulmaya sebep olan) ve teratojenik (kusurlu organ veya doku oluşmasına sebep olan ilaç veya kimyasal madde) özelikleri vardır. Piretroidler (Pyrethroidler): Sentetik olarak üretilen bu kimyasal maddeler grubu haşerelere karşı kullanılır. Bu oldukça zehirli bir maddedir. Besinlerle insanlara geçer. Kurşun; Kurşun sinirleri zedeler hatta felce yol açar ve kısırlaştırır. İnsanın dikkatini dağıtır, akli dengesine tesir eder. Genellikle böbrekler, karaciğer beyne zarar verir, çünkü bu organlar yabancı maddeleri hemen dışarı atma özeliklerine sahip değildir. Kurşun 1/3 oranında sudan, 1/3 oranında havadan ve 1/3 oranında da besin maddelerinden alınır. (Brigi. 8.94.156-6) Amalgma dolgusu olanların dikkat etmesi gereken hususlar:1-) Limonlu ve sirkeli besinler cıvayı çözer, bu nedenle bunlarda uzak durulmalı Amalgam sökülürken dikkat edilmesi gereken hususlar:1-) Amalgamın ağız düşerek yutulmasının mutlaka önlenmesi gerekir. Sigara 1-) Washington dünyaya bakış enstitüsü (Worldwatch Istituts in Washington) tarafından yapılan araştırmada dünyada 1990 yılında 21 milyon insanın sigaradan öldüğü tespit edilmiştir. (Na.6.94.16) 2-) Alman kanser kurumu (Deutsche Krebshilfe) Mart 1994'de Frankfurt'ta yaptığı açıklamada her yıl Almanya'da 140.000. kişinin sigaranın sebep olduğu çeşitli hastalıklardan öldüğünü tespit etmişlerdir. Başta akciğer kanseri olmak üzere dudak,- ağız- ve gırtlak kanserine %95-98 oranında sigaranın sebep olduğu tespit edilmiştir. (Na.6.94.16) 3-) Sigaranın hücreleri tahrip ettiği ve kişinin daha kolay kansere yakalanmasına sebep olduğu tespit edilmiştir. Almanya'da 1996'da 212.888 kişi kanserden ölmüştür. (Nhk.1.99.18) 4-) Sigaranın birleşimindeki nitrosaminler, poliaromatik karbon hidrojenli bileşikler ve polonyum 210'un kanserojen etkiye sebep olduğu tespit edilmiştir. 5-) Sigara içerken karbon monoksit (CO) gazı akciğer tarafından absorbe edilir ve kana karışan gaz oksijenden 300 defa daha büyük bir çekim güçü ile hemoglobine yapışır. Böylece karbon monoksit oksijenin kanda dolaşmasını önler. Neticede beslenemeyen kalp ve beyin hücreleri ölmeye başlar ve önce hafıza zafiyeti, kalp zafiyeti ve damar sertlikleri sonra ise beyin kanaması ve kalp enfaktürüsüne sebep olur. 6-) Sigaranın serbest radikalleri artırdığı bununda C-ve E- Vitaminlerinin aşırı harcanmasına sebep olduğu ve vitaminsizlik (avitaminoz) ortaya çıkar ve deri buruşarak kişi çirkinleşir. E-Vitamin yetersizliği testosterol hormon yetersizliğine sebep olur ve kişide cinsel güçsüzlük (iktidarsızlık) ortaya çıkar. 7-) Sigara dumanı ile birlikte siyanür asit (purikasit, siyanhidrikasit, hidrosiyanik asit =HCN) kana geçer, kandan böbreklere ve karaciğere gecen purikasit burada kükürtle reaksiyona girerek tiosiyanat'a (Thiocyanat) dönüşür. Tiosiyanat (NCSH) troid bezindeki iyot oranını düşürür ve burada iyotun birikmesini önleyerek guatra sebep olabilir. (Na.7.97.44) 8-) Sigaranın birleşimindeki benzol kan yapan organları (Omurilik, Dalak ve Karaciğer) tahrip ederek kan kanserine (lösemi) sebep olur. 9-) Tütüne kadmiyum toplayan bitkide denebilir, çünkü yapraklarında aşırı miktarda kadmiyum depolar. Tiryakilerde 4-5kat daha fazla kadmiyum bulunur ve bu made çinkonun zıddı bir element olup, çinkoyu dışlar.Çinko 300 enzimin oluşmasında anahtar rol oynar, yani çinko yetersizliği enzim yetersizliğine, enzim yetersizliği ise sindirim bozukluğuna sebep olur. Pankreasın yeterince lipazenzimi salgılayamaması yağ hazımsızlığına yani et ve et mamülleri, peynir ve mamülleri ve yumurta ve mamüleri yiyemezsiniz. Bu sadece bir enzim yetersizliği olduğunda olan durumdur. Çinko yetersizliği sonucu deri çatlaması, kanaması ve kuruması, saçların dökülmesi ve cinsel güçsüzlük (iktidarsızlık) en belirgin semptomlardır. Bilindiği gibi sindirim organları binlerce enzim salgılar. 10-) Polonyum 210; Sigara kurşun içerir, akciğere ulaşan kurşun parçacıkları, bulunduğu yerden çevresine polonyum 210 radyoaktif ışınlar yayar. (Na.6.94.20) 11-) Sigara akciğeri büzer, sertleştirir, siyahlaştırır ve nefes darlığına sebep olur. Kalp sertleşir, büyür, yağlanır, aritmi bozuklukları, tansiyon anormallikleri ve kroner yetmezliği ortaya çıkar. Yazının kaynağı : http://www.oltulu.net Oltulu - Sınırsız Bilgi Paylaşım Platformu
|