Hasan'a Mektup - II
Göz değdi köyümün güzellerine, ELİF, yadellere göçtü be Hasan SEVGİ size ömür dört kulaç önce, Ecel çorbasını içti be Hasan
ASALET babasız çocuk doğurdu; Hazlı HÜRRİYET'i haydutlar vurdu Viraneye döndü TÜRKHAN'ın yurdu, Köyün tadı tuzu kaçtı be Hasan
ADALET felç oldu, yürür değnekle, NEŞE ne haltetsin soğan ekmekle... GÖNÜL delirdi de yol beklemekle, İsyan bayrağını açtı be Hasan
SAADET'in adı HÜLYA'dır şimdi; Hergün birimizi aldatır şimdi UMUT'lar rüyada, faldadır şimdi Unut, eski günler geçti be Hasan
FAZİLET'i gelin ettik gurbete, Kimbilir... belki de gurbetten öte Yağlı SERVET garaz eder ÜLFET'e Ara yere nifak saçar be Hasan
ZEYNEP bize küskün, İFFET sürgünde; Rezalet, felaket yağar her günde... Yedi HASLET verem olur bir günde, ÜLKÜ kötü yolu seçti be Hasan
Burada ne düğün ne BAYRAM kaldı... En güzel UMUT'lar dalda ham kaldı! Korku, hasret, isyan, keder, gam kaldı; Binalar temelden uçtu be Hasan
İşte böyle... Malum ola halimiz; Naçar böğrümüze düştü elimiz Güven duyduğumuz her güzelimiz, Bizlere bir kefen biçti be Hasan
|